-
1 حضن
IحَضَنَeğitmekAnlamı: terbiye etmek, öğretmekIIحَضْنeğitimحِضْن1. göğüs2. koyunAnlamı: (yatmakta iken) kollar arası, kucak3. kucak4. döşAnlamı: göğüs, bağır5. bağırAnlamı: göğüs -
2 كنف
Iكَنَف1. gölgeAnlamı: ışıklı yerde oluşan karanlık2. göğüs3. koyunAnlamı: (yatmakta iken) kollar arası, kucak4. kucak5. döşAnlamı: göğüs, bağır6. bağırAnlamı: göğüsIIكَنَفَ1. doyurmakAnlamı: geçindirmek, yaşamasını sağlamak2. geçindirmekAnlamı: geçinmesini sağlamak3. arkalamakAnlamı: arkasına almak, desteklemek, yardım etmek -
3 წიაღი
i.göğüs, bağır, rahim გეგამიწის წიალი hayat yolunda ბუნების წისღში açık havada
См. также в других словарях:
göğüs bağır açık — özensiz bir kılıkta Göğüs bağır açık, ellerinde pankartlarla yürütüyorlar bu savaşı. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
göğüs — is., ğsü 1) Vücudun boyunla karın arasında bulunan ve kalp, akciğer vb. organları içine alan bölümü, sine 2) Bu vücut bölümünün ön tarafı, sırt karşıtı Genç ve meçhul kadın çocuğunu göğsüne basarak girdi. A. Gündüz 3) Bu bölümün içindeki organlar … Çağatay Osmanlı Sözlük